26 Şubat 2010 Cuma

TCDD İyi Yolculuklar Diler..

Eskişehir'i geçmiş bozkırda yol almaya devam ediyorum,kah uyuklayıp kah sarsılarak..
Ama sanıyorum ki tren seyahatinin güzelliği de bu olsa gerek.Kendi içinde durağan,dışarıdan bakınca sürekli devinen bir alem gibi. Evet evet aslında "alem"in ta kendisi gibi!
Korktuğum,korktuğum için de ertelediğim bir yolculuğu yapıyorum bu gece.Belki bir küsür senedir dinlemekten imtina ettiğim şarkılar dinliyor,sessizce eşlik ediyorum.Darmadağın olmaktan kaçmıyor,başını sonunu bedenim kadar ezbere bildiğim bir kaosa yürümekten çekinmiyorum.
Ardımda bıraktığım "el sallayan" değil bu gece."Geri döneceğim" de değil.Vuslat vaad etmeyecek kadar sahici..
Refakat...Ama en önemlisi "Liyakat". Hepsi bu. Daha fazlası asla değil...
Hayatın tümünü kucaklamak için bir vites daha yükseltmiş olabilir miyim acaba?Uzun zamandır tek boyutuna sarıldığım;aslında içinde vapurları,son anda yetişilen sinema seanslarını,şiirleri,sokakları,özensiz kaldırım taşlarını,karşıyı,perayı,rutubeti,kuraklığı barındıran hayatıma...
Özetin özetidir. Hoşgelmişim "hayatıma"...